Enkoji Otera

Enkoji Otera

25 Eylül 2014 Perşembe

PIKA☆★☆NCHI Life is Hard Tabun Happy

2002 yılında Arashi üyelerinin 5'inin beraber oynadıkları ilk film olan Pikanchi - Life is Hard Dakedo Happy'nin ardından 2 yıl sonra, 2004 yılında devam filmi niteliğinde Pikanchi 2 - Life is Hard Dakara Happy çekilmişti. Filmlerin müzikleri yine Arashi'ye ait: Pikanchi (PIKANCHI) ve Pikanchi Double (PIKA★★NCHI) olarak single'lar mevcut. (Ekstra: Pikanchi canlı performansta Nino elektro gitar performansı sergiliyor.)

Efendim ben bunu niye yazdım? Arashi fan sayfalarından birinde enteresan bir fotoğraf altındaki yorumlarda yeni film vs yazıları gördüm. O da ne? Fotoğrafta PIKA☆★☆NCHI ISSUE yazıyor! Pikanchi'nin 3.filmi yok, olsa ben bilirdim, neler oluyor diyerek Wikipedia'ya koştum. Bir de ne göreyim, tarih zaten 2014!!! İkinci filmden tam 10 yıl sonra çekilen bir 3.devam filmi: Pikanchi 2,5 - Life is Hard Tabun Happy

İzlemek için sabırsızlanıyorum!

Sabırsızlandığım bir şey daha var, Arashi'den bir 5x15 albümü bekliyorum ama henüz J-Storm'un sitesinde belirtilen herhangi bir şey yok... Son iki albümün Ekim ayında çıktığını göz önünde bulundurarak Eylül ayının bitmesini iple çekiyorum ❤

Söz konusu fotoğraf:

p.s. Matsujun'un yanar-döner kıyafet çok acayip ama özellikle Nino'ya bakıp bakıp gülüyorum xD





22 Eylül 2014 Pazartesi

Japonya'nın Doğal Güzellikleri: Autumn Leaves

Japonya'nın "renkli sonbahar yaprakları"nı 3 ay boyunca ülkenin farklı bölgelerinde görebileceğinizi ve Tokyo'da kasım ortalarından önce renkli yaprak görme şansınız olmadığını biliyor muydunuz?

Japonya'da tatil denildiğinde birçok kişinin aklına ilk olarak "Sakura zamanı" gelir. Gerçekten de Japonya'nın en çok turist çektiği (ve otel, uçak vs fiyatların en tuzlu olduğu) tarihler sakuraların açacağı mart sonu-nisan başı tarihleridir. Sakura, güzellik açısından olduğu kadar anlam bakımından da çok özeldir. Fakat sakura hikayesini başka bir yazıya saklayıp bu yazımda başka bir doğa harikasından bahsedeceğim.

Japonya'da görebileceğiniz bir başka güzellik, sonbaharda sarı-kırmızı-turuncu renklere dönen "koyo" denilen yapraklardır. İlk akla gelen seyahat sebebi olmasa da yüzyıllardır Japonya'da popüler olan ve günümüzde çok sayıda turist çeken bir aktiviteymiş "sonbahar yaprakları". Renk değişimi her yıl Eylül ortalarında kuzey bölgelerde başlayıp, yavaş yavaş Kasım ayının sonuna doğru güney bölgelere kadar ulaşıyor. Hatta Tokyo'da Aralık ayının başlarında bile hâlâ gözlemlenebiliyor.


Bir bölgede sadece 1 hafta içinde görülebilen Sakura ağaçlarının aksine, aynı konumda birkaç hafta boyunca gözlemleyebileceğiniz sonbahar yapraklarının hangi bölgede hangi tarihlerde renklerinin döneceği burada haritalanmış ve gidilebilecek gezi noktaları listelenmiş,


Bu senenin renklenen yaprakları ise şu sayfada raporlanıyor,

http://www.japan-guide.com/blog/koyo14/


İlk ve -şimdiye kadarki- tek Japonya seyahatim 2013 Ekim ayındaydı. Sonbaharın ortası olduğu için Kyoto'daki tapınakların bahçelerinde (blogumun kapak resmindeki gibi) o görkemli manzarayı göreceğimi zannetmiştim. Oysa Kyoto, Osaka ve Tokyo civarı renklerin en geç döndüğü bölge imiş. Sonbahar seyahatimde pek göremedim istediğim manzarayı, her yer yemyeşildi. Gittiğim yerlerde görebildiğim kırmızı yapraklar sadece şunlar oldu:

Osaka - Shitennoji Tapınağı - Kaplumbağalı göl


Kyoto Chishaku-in tapınağı

Nara Park

Nara Isuien Garden

9 Eylül 2014 Salı

Japonya Farkı: Animelere Özel İçecekler

Japonya'yı farklı yapan onyüzbinmilyon şeyden biri de anime üzerinden müthiş bir endüstrinin dönmesi. Aklınıza gelen-gelmeyen her şeyin, evet her şeyin anime karakterlisi, anime karakteri için olanı, üzerinde anime karakterinin resmi olanı üretiliyor. Tamamen hayran kitlesi için çalışıyorlar! (Veya bizi tamamen sömürüyorlar :D)

Her ne kadar bize çok farklı gelse de (sugoiiiii çığlıkları eşliğinde), aslında içeceklerin üzerine anime resimlerinin basılması Japonya'da çok olağan -sanırım. (Ben Japonya'dayken neden böyle şeylere rastlamadım onu da bilemiyorum. Belki yeteri kadar dükkan gezmedim.)




Ichigo ve Luffy resimleri barındıran ne olduğunu bilmediğim içecekler


&

One Piece'in 15.yıldönümü için teşekkür eden bir başka içecek


Son zamanların en çok satan mangalarından biri Kuroko no Basket (geçtiğimiz hafta son sayısıydı T__T ama ben yeni bir isimle devam edeceğine inanıyorum T^T) etiketleriyle piyasaya sürülen içecekler de, insanın içeceği yoksa bile "gel beni al" diyor.



Bugün rastladığım bir başka şey de karakterlere özel aromalı içecek. İçerikleri ile beraber, buyrunuz, hepsi sadece 500 Yen! (10 TL) :D


Kuroko:
Yoğurt içeceği (ayran?) + Blue Curaçao + Vanilya esansı

Kagami:
Kola + Vişne şurubu


Kise:
Siyah çay + Portakal şurubu

Midorima:
Yeşil çaylı soya sütü (Maccha Tounyuu) içeceği


Aomine:
Kola + Mavi jöle

Murasakibara:
Whitewater + Üzüm suyu



Akashi:
Portakal suyu + Çilek şurubu

25 Ağustos 2014 Pazartesi

Anime tanıtımı ~~ Junjō Romantica: Pure Romance (純情ロマンチカ / ピュア ロマンス)

(Dikkat: ***Yaoi*** ve ***Spoiler*** içermektedir.)
Henüz 10.bölümünde olduğum bir animeden bahsedeceğim bugün. Hikayeler kadar -üçgen çenelerini saymazsak- çizimlerini ve müziklerini de beğendim. Özellikle Junjou Terrorrist bölümlerinde çıkan dram müziği sahneyi daha etkileyici yapıyor. Ayrıca ismi "romantik" olsa da fazlaca komedi içeriyor. Bir de yaoi olmasına karşın göz zevkini bozan aşırı atraksiyonlar yok, shounen-ai kıvamında rahat rahat izlenebilir diye düşünüyorum :P


-Junjō Romantica-

Tür: Komedi, Dram, Romantizm, Yaoi (Shounen-Ai olarak da geçiyor)
Bölüm: 1.sezon: 12 + 1 OVA / 2.sezon: 12 + 2 SP
Yıl: 2008
Şarkılar: S1 opening: Pigstar'dan Kimi=Hana / ending: Script'ten Baby Romantica 


Animede farklı hikayelere sahip 3 çift var ve mangakanın izlediğim diğer animesi Sekaiichi Hatsukoi gibi burada da karakterlerin birbirleriyle bağlantıları var. Animenin ismi Junjou Romantica olsa da bu isim ilk görünen baş karakterlerin hikayesinin ismi. Diğer çiftlerin kendi hikayelerinin isimleri var, Junjou Egoist ve Junjou Terrorrist olarak.

Junjou Romantica'nın kahramanlarından Usami Akihiko, Takahashi Misaki'nin abisi Takahiro'nun çok yakın arkadaşıdır ve ünlü bir BL yazarıdır. Ayrıca Takahiro'ya aşıktır ama Takahiro'nun evlenmesi ve Misaki'nin -abisi, Akihiko'nun duygularından haberdar olmasa da onu derinden üzdüğü için- (ilk başta) acıma ile karışık ilgisi, Akihiko'yu Misaki'ye aşık etmiştir. Bu aşkın ilerlemesine sebep olan şey ise, Takahiro başka bir şehire taşınmak zorunda kaldığı için en yakın arkadaşı Akihiko'dan Misaki'yi bir süreliğine misafir etmesini istemesidir.

Junjou Egoist'in kahramanlarından bir üniversitede Edebiyat bölümünde yardımcı profesör olan Kamijou Hiroki, Usami Akihiko'nun çocukluk arkadaşıdır, onun Takahiro'ya olan aşkının farkındadır ancak kendisi de Akihiko'ya aşıktır. Bir parkta karşılaştığı Hiroki'nin ağladığını gören Kusama Nowaki ise ilk görüşte ona aşık olmuş ve sevgili olmayı başarmıştır. Peki Nowaki'nin hiçbir şey söylemeden ortadan kaybolup Amerika'ya gitmesinin ve 1 yıl sonra Hiroki'ye geri döndüğünü söyleyen bir kart atmasının sebebi nedir?...

Junjou Terrorrist'in kahramanlarından You Miyagi, Hiroki'nin birlikte çalıştığı profesördür. Straight'tir ve (dekanın kızı olan) karısı ile yeni boşanmıştır. Ablasının boşandığını duyduğu için yaz tatilinde Japonya'ya dönen Takatsuki Shinobu, Miyagi ile 3 yıl önce tesadüfen tanışmıştı. Miyagi onu gaspçıların elinden kurtardığında, onun o zamanki nişanlısının kardeşi olduğundan henüz habersizdi. Shinobu ise ilk andan itibaren bunun "kader" olduğunu düşünmekte ve aralarındaki 17 yıllık yaş farkına rağmen bencilce bir istekle "beni kendine aşık ettiğin için sorumluluk almak zorundasın, bu yüzden sen de bana aşık olmalısın" diyerek Miyagi'yi -kendisinin bile ne olduğunun farkında olmadığı bir şeye- zorlamaktadır.

1 Haziran 2014 Pazar

J-Drama günleri~~ Maō (魔王)

3 ay önce izlediğim bir drama ile ilgili, birkaç bölümünü izledikten sonra Facebook sayfamda bir yazı yazmıştım. Öncelikle şunu söyleyeyim, şimdiye kadar izlediğim en iyi drama. Sonu "Hayır, olamaz! Beklediğim bu değildi!" dedirtti bana. Müthiş ağlattı beni, ama özellikle son bölümü... Ağlamaktan gözlerim yerinden çıkacak sandım. Hâlâ da playlist'imde Arashi'nin Truth şarkısı denk geldiğinde gözlerim doluyor. 
Buyrunuz kısa bilgiler ve önceki yazım:


「魔王 / Maō

Tür: Dedektiflik, Dram
Bölüm: 11
Yıl: 2008
Şarkı: Truth (Arashi)
Oyuncular: Ohno Satoshi (Naruse Ryo rolünde)
                Ikuta Toma (Serizawa Naoto rolünde)


Melek görünen aslında Şeytan'ın ta kendisi. Herkesin gözdesi olanınsa, şeytanın bildiği, gizlenmiş bir suçu var.

Suçlu olanın en başından bilindiği, kötü karakterin kendi sebepleri ve iyi karakterin gizli geçmişi nedeniyle iyi-kötü karmaşası yaratan, Death Note-vari bir kovalamaca. Kazanan kim olacak? Geçmişin intikamı alınacak mı? Yoksa bilmediğimiz başka gerçekler mi var?
Sonunda ne olacak bilmiyorum, ama çok heyecanlı ve sürükleyici.

"Onun adı Lucifer.
Tanrı tarafından gerçekten çok sevilen bir melekti.
Zarif ve neşeli.
Herkes tarafından sevilirdi.
Ama bir gün, Lucifer Tanrı'nın öfkesini kazandı ve cennetten atıldı.
Gidecek hiçbir yeri olmayan Lucifer, adını şeytan olarak değiştirdi ve cehenneme gönderildi. Ve en sonunda...
Maō'ya dönüştü."




izleme linki

(p.s. Toma-kun bu dizide çooook yakışıklı *-*)

31 Mayıs 2014 Cumartesi

Aoi Honoo 青い炎 ~Korsan gibi yaşamak~

Çağrı merkezinde çalıştığım dönemde her hafta şans oyunu oynama alışkanlığı edinmiştim. Hatta şans oyunlarında çıkan sayıların tesadüfi değil, sürekli tekrar eden bir döngüye bağlı olduğunu, bu döngünün formülünü çözersem büyük ikramiyeyi tutturabileceğimi düşünmüş, boş zamanlarımı bu formülü çözmeye adamıştım. Fikrimin tamamen yanlış olduğunu söyleyemem, ama hatalıydı. Bir döngü vardı ama o kadar basit değildi, kendi içinde başka döngülerle sürekli değişken bir yapısı vardı. Kaldı ki, formülü bulsam bile yine onlarca, belki yüzlerce olasılık vardı ve benim yüz adet kupon oynama şansım (param, kaybedecek param) yoktu. Bunu farkedince vazgeçmedim ama şans oyunlarından. Başka bir şey olmuştu.

O dönemlerde mutluluğun para ile geleceğini düşünmüş olmalıyım. Beğendiğim lüks bir ev projesi vardı ve o evi alabilmek için paraya ihtiyacım vardı. Tatile gitmek istiyordum ve paraya ihtiyacım vardı. Bir şeyler yapmak istiyordum ve paraya ihtiyacım vardı. Şimdi eminim ki içinizden "Ee? Bundan daha doğal ne var ki?" diyorsunuzdur. Evet, insanın ihtiyaçlarını ve isteklerini karşılayabilmesi için paraya olan muhtaçlığından daha doğal bir şey yok. Ama şu var: Eğer param olsaydı ve ben istediğim her şeyi, o ev dahil, alabilseydim, mutlu olacak mıydım? Bir şeylere, güzel bir şeylere sahip olabilseydim "mutlu" mu olacaktım? Bir şey vardı yine eksik kalacak olan. Şu an içimdeki ateşin sebebi, o zamanlar sahip olmadığım bir şey; Amaç. Ev almak bir amaç olamazdı. Ev sahibi olduktan sonra ne olacaktı ki? Ne değişebilirdi hayatımda? Yine aynı şekilde işe gitmek, aynı insanlarla muhattap olmak, aynı şehrin trafiğini çekmek zorundaydım. "Bir şeyleri" değiştirmek için "amaç" eksikti hayatımda. Daha önce ucundan kıyısından yakaladığım, hayatın yorgunluğu içinde -nasıl olduysa- unutuverdiğim bir amaç.

Şimdi içimde bir alev var. Sönmeyen, nihai amacına ulaşana kadar taze kalacak mavi bir alev. İçimdeki tutkunun kaybolmasına izin vermeyecek müthiş bir güç. Şimdi size amacımı açıklayabilmek çok zor. Ama şunu söyleyebilirim, sürekli kendini yenileyen, bir yere ulaştıkça karşıma yeni bir basamak çıkaracak, yarı yolda durmanın olanaksız olduğu, yukarıya doğru ilerleyen bir merdiven gibi benim yolum. Ve bu yolda yürümeye karar verdiğim anda para kazanmanın, müthiş bir evde oturmanın, insanların "saygın" olarak gördüğü bir meslekte kariyer yapmanın bana aslında hiçbir zaman çekici gelmediğini farketmiş oldum. Fikirlerim değişmedi, aksine "kendi" fikirlerimin gün yüzüne çıkmasına izin verdim. Başkalarının uygun gördüğü yaşantıyı değil, kendi istediğim şekilde yaşamayı seçtiğimi göstermiş oldum. Şu anda olduğum konumda kalsaydım da çok param olsaydı, asla mutlu olamayacaktım. Amaçlarıma giden yolda kendi gemimin rotasını belirledim ve dümeni sadece ben tutuyorum. Karşılaşacağım fırtınalar ne kadar zorlu olursa olsun, nerede mutlu olacağımı biliyorum. Basit bir dairede de otursam, aç bile kalsam, gideceğim yerde mutlu olacağımı biliyorum. Kendi seçtiğim yolda yürüyeceğim. Ve asla vazgeçmeyeceğim.

A.K. 30/05/2014, 18:16, IST

27 Nisan 2014 Pazar

Uykusuz Gecelerimin Sebebi: Arashi

Biraz video izleyip uyuyacaktım güya. Her zamanki gibi yine o videodan o videoya sekerek sandalye başında sabahladım. Peki bana bu saatte bu yazıyı yazdıran ne olabilir?

Efendim geçenlerde Arashi'nin yeni single'ı GUTS! tanıtıldı. J-Storm'dan tanıtım için koyulan birkaç saniyelik kısmını dinleyebildim. Açıkçası ilk dinlediğimde bir şey anlamadım. Neyse ki tam versiyonunu bulmayı ümit ederken klibini buldum! Ve yeni favorim diyebilirim. Loop'a aldım ve bir süre bu şarkı ile yaşamayı düşünüyorum :)

Ayrıca yeni şarkımız Nino'nun yeni dramasına ait. Forever 17'miz bir okul dizisinde oynuyor. Dizinin ismi Yowakute mo Katemasu. "Güçsüz olsan da kazanabilirsin" demek. Çok merak ettim, en kısa sürede izlemeye başlayacağım. Tabii ki Nino oynadığı için, hah :D

Klibi izlemek isteyenleri şuraya alalım~~

İyi geceler... ya da size günaydın :)))

24 Mart 2014 Pazartesi

Şarkı sözlerinin verdiği anlamlı mesajlar : Anime - JPop

İnternette gezinirken bulduğum şeyleri, anime-dizi vs izlerken rastladığım quote'ları unutmamak için, oluşturduğum Yeni Metin Belgesi içlerine (birden fazla var -bilmediğim klasörlerde aniden karşıma çıkabiliyorlar) kaydetme gibi bir alışkanlığım var. Az önce link kaydetmek için açtığım bir tanesinde bir şarkı sözüne rastladım. Aman Tanrım! Bu nasıl sözler!? Hangi şarkıymış, nerden kaydetmişim diye Google'a yazdım, karşıma çıkan şey: Digimon! 1 bölümünü bile izlemişliğim yoktur. (Pokemon yasaklandıktan sonra yayınlanmıştı, o ara bir göz atıp, tamamen duygusal sebeplerden dolayı "bu ne be, Pokemon'un yerini tutamaz" diyerek izlememiştim.) İzlemediğim bir animenin şarkısını nerden bulmuşum hâlâ hiçbir fikrim yok ama sözler süper. Buyrunuz:

Digimon - Brave Heart - Evolution Song


If given a second, anyone can give up and run
So just keep on walking

There's something only you can do
So that this blue planet doesn't lose it's light

Seize the dreams you had!
Protect your beloved friends!
You can become stronger
Unknown power dwells in your heart, when its fire is lit
Any wish, it's true
Will surely be granted...show me your brave heart

Not every day is sunny, so sometimes
Even though a cold rain is falling, just open your umbrella

There's no map of how to live, that's why we're free
You can go anywhere

Run faster than the wind!
Aim farther than the skies!
You can meet a new you
Unknown courage sleeps in your heart, and when you realize
The downpour in your heart
Will surely stop...show me your brave heart

Seize the bright tomorrow!
Protect the ones you love!
You can become stronger
Break that weak self!
Destroy the walls blocking you!
The warm beat of your heart will be your weapon
Believe in your heart


*Japoncası ve klibi için

23 Mart 2014 Pazar

J-Drama günleri~~ Kaibutsu-kun (怪物くん)

Konnichiwa~~

Bu blogu pek boşladım biliyorum. Japonya tatilimi bile anlatamadım :/ Yapmam gereken işler var ama onları bile yapmıyorum... 
Neyse, bu aralar drama izlemeye odaklandım. İzlediklerimden bilgi vermek istiyorum ama Facebook'ta daha aktif yazıyorum. (Buraya yazarken daha bi özenmem gerektiğini hissettiğimden -üşengeçlikten yani)
Diğer izlediklerim ile ilgili vakit bulursam yazı yazıp paylaşacağım. Birkaç gündür izlediğim seri hakkında bilgi vermek istiyorum.


「怪物くん / Kaibutsu-kun」

Tür: Fantastik Komedi
Bölüm: 9 + 1 özel bölüm
Yıl: 2010 (özel bölüm 2011)
Şarkı: Monster (Arashi) (2010 "best theme song" ödülü kazanmış)

Konusu: Canavar Diyarı'nın prensi, tahta çıkmak için gerekli olan özelliklere sahip olmak adına bir eğitimden geçmesi için babası tarafından İnsan Dünyası'na gönderilir. Bu sırada Şeytan Klanı da 100 yıl önce Canavar Diyarı kralı tarafından yenilgiye uğratılmış efendilerini hayata döndürmeye çalışmaktadır. Prens Kaibutsutaro, hakkında hiçbir şey bilmediği İnsanların Dünyası'nda refakatçi kahyaları Drakula-Kurtadam-Franken ile birlikte çeşitli maceralar yaşayacaktır.

Oyuncular: Sevgili Arashi'min sevgili Lider'i Ohno-kun! (Yetmez mi?!) Hehehe~~ (Yetmiyorsa bir bonus verelim, TOKIO grubunun bateristi Matsuoka Masahiro da var. Tanıyamayacaksınız!)

izleme linki
Not: İngilizce altyazılı



Üstteki resimde Ohno-kun Yasemin Yalçın'ın Alican karakterine benzediği için dayanamayıp bonus olarak karizmatik bir resmini paylaşıyorum;




Veeeeeeeeeeeee.....................
Bir SPOILER!!!
Dizinin resmini bulayım derken (süper gücüm "spoiler mıknatısı" sayesinde) henüz izlemediğim son bölümden bir kare gördüm *-* Resmi burada paylaşmıyorum, spoiler meraklısı olan şuradan bakabilir!!!

Ja, ittekimasu~~